Türk basınının mümtaz Fenerbahçe yazarlarının, çizerlerinin, akrobatlarının, eski futbolcu niyetine kamuoyu oluşturucularının, bilumum Fenerbahçe “rantiye”cisi canbazın bu hafta acilen bir zirveye ihtiyaçları vardır...
Rantiyeci, zaptiyeci, eski futbolcu, akrobat, canbaz ve palyaço tipli yazar takımının zirvede görüşeceği konular “Fener’e Felaket Haber” başlığında ele alınacaktır...
***
“Fener’e Felaket Haber”in muhteviyatı Fenerbahçe’ye geleceği belli olan Teknik Direktör Dede Aragones meselesidir ve şu unsurları içermektedir:
1) Fenerbahçe’nin rantiyeci, akrobat, canbaz ve eski futbolcudan bozma yazar takımından hatırı sayılır bir kesim bugüne kadar Avrupa Şampiyonası’nın yarı finaline çıkan dört Hoca’dan üçüne “O Hoca falan değildir... Vasıfsızdır...” damgasını büyük bir maharetle vurabilmişlerdir...
2) Almanya’ya final oynatan, gollerde çocuklar gibi şenlenen, iyi yüzlü, temiz suratlı, kavga çıkartmayan ve gülümseyen munis adam Löw’ün “Teknik Direktör bile sayılmayacağı” bu hokkabaz takımı tarafından ifade buyurulmuştu...
Löw denilen temiz yüzlü çocuk, Fenerbahçe’de ancak bir sezon dayanabilmiş ve apar topar ülkesine kaçarak, özgürlüğüne kavuşmuştur...
Hokkabaz takımı tarafından “Teknik Direktör değildir vasıfsızdır” denilen adam işte Almanya takımının başındaki o adamdır...
***
3) Avrupa Şampiyonası’nın herkesin gıpta ettiği ve yarı finale çıkmasına alkış tuttuğu iki takımı vardı...
Biri Rusya...
Diğeri Türkiye...
Avrupa’nın bronz madalyasını alan iki ülkeden biri Rusya’dır. Hocası Hiddink’tir... Kendisi de Fenerbahçe’ye çöreklenmiş, rantiyeci, hokkabaz, akrobat, canbaz, eski futbolcudan bozma haylaz takımının öldürücü oklarına maruz kalmıştı...
Bu hokkabaz takımı Hiddink’in “hiç futbol bilmediği”ni yazdı, çizdi, söyledi...
O kadar ki Hiddink de bir sezon dayanabildi Fenerbahçe’de ve uçtu gitti...
O gün bugündür üstadın dünyada çalıştırdığı Milli Takım’lar mucize yaratmakta...
Sonuncusu Rusya’dır ve bu turnuvanın parlayan yıldızıdır...
4) Avrupa Şampiyonası’nın bir başka mucize takımı ve mucize antrenörü Fatih Terim’in de Fenerbahçe’ye gelmesi söz konusu olmuş ve bu rantiyeci zevat anında, “Fatih Terim’in artık bittiği”ni ilan etmiştir...
Fatih Terim’in bu zevata göre Milli Takım’da olması bile kendi varlıklarına yönelik bir hakarettir...
Fener rantiyesi zevatın futboldan anlamaz diye buyurduğu üçüncü teknik direktör Terim de “Mucize Türk Milli Takımı’nın ve Avrupa Şampiyonası’nın bronz madalyasının” sahibidir...
***
5) Şimdi hokkabaz, rantiyeci, yazar, çizer akrobat takımı, ne yapıp da Fenerbahçe’yle gelen yeni Hoca’yı kaçıracağının hesapları içindedir...
Löw ve Hiddink’e bir zamanlar Ankara’da değeri anlaşılmayan Pavarotti muamelesi çekmişlerdi...
“Fener’e geldiğinde futbolu bilmiyorlardı... Fener’den gittikten sonra kendilerini geliştirmişler” diyorlardı...
Şimdi, müsaadenizle biraz utanma lazım “Avrupa Şampiyonluğu’ndan gelen teknik direktöre” futbol bilmiyor demek...
Ne yapacaklar ne edecekler de Aragones’i bir senede gönderecekler...
ÖNERİLER
Kendimi bildim bileli, Fenerbahçe’nin üzerine çöreklenmiş olan bu rantiyeci, zaptiyeci, yazar çizer ve hokkabaz takımına Dede Aragones’i acil göndermeleri için bazı önerilerim var...
Dikkate alacaklarından eminim:
1) Yetmişine geldi, yaş sınırından İsyanya’da emekli oldu...
Post-dede adam Fenerbahçe ne yapacak?..
2) Aragones’in Alzheimer olduğu söyleniyor...
Kim mi söylüyor...
Önemi mi var kimin söylediğinin...
Şöyleniyor işte...
Kimin söylediğini bilsek zaten söyleniyor demezdik...
3) İspanya’yı Aragones mi şampiyon yaptı?..
Hayır...
Takım oynadı...
Aragones sadece Hoca’ydı...
Hoca şampiyon yapıyor olsaydı, Galatasaray Hoca’sız şampiyon olmazdı!!!
Aragones’in Fenerbahçe’yle gelmesi bir “intihar”dır! (İntihar sözcüğüne vurgu.)
4) Son olarak ağlamaklı ve efkârlı bir ses tonuyla...
Müzmin hüzünlü “ne olacak bu Fener’in hali” gibi bir yüz ifadesi ve şöyle bir konuşma:
“Yazık... Koskoca Fenerbahçe’ye yazık... Bir Post-Dede’ye mi kalacaktı Fenerbahçe... Böyle bir kulüp bir post-emeklinin ağzının içine mi bakacaktı?..” (Dikkat dikkat: Burada kafa bir o yana bir bu yana kederli bir şekilde sallanacak... İzleyicide Fenerbahçe efkârı artırılacak... Derin bir hüzün içinde olunduğu havası yayılacak.)
Hepsi bu kadar...
Sonra çalacak tamtamlar...
Ve bekleyecekler...
Post-Dede ne zaman yılıp da gidecek diye...
Yazık sana ve hoşgelişler ola Post-Dede!..
Rantiyeci, zaptiyeci, eski futbolcu, akrobat, canbaz ve palyaço tipli yazar takımının zirvede görüşeceği konular “Fener’e Felaket Haber” başlığında ele alınacaktır...
***
“Fener’e Felaket Haber”in muhteviyatı Fenerbahçe’ye geleceği belli olan Teknik Direktör Dede Aragones meselesidir ve şu unsurları içermektedir:
1) Fenerbahçe’nin rantiyeci, akrobat, canbaz ve eski futbolcudan bozma yazar takımından hatırı sayılır bir kesim bugüne kadar Avrupa Şampiyonası’nın yarı finaline çıkan dört Hoca’dan üçüne “O Hoca falan değildir... Vasıfsızdır...” damgasını büyük bir maharetle vurabilmişlerdir...
2) Almanya’ya final oynatan, gollerde çocuklar gibi şenlenen, iyi yüzlü, temiz suratlı, kavga çıkartmayan ve gülümseyen munis adam Löw’ün “Teknik Direktör bile sayılmayacağı” bu hokkabaz takımı tarafından ifade buyurulmuştu...
Löw denilen temiz yüzlü çocuk, Fenerbahçe’de ancak bir sezon dayanabilmiş ve apar topar ülkesine kaçarak, özgürlüğüne kavuşmuştur...
Hokkabaz takımı tarafından “Teknik Direktör değildir vasıfsızdır” denilen adam işte Almanya takımının başındaki o adamdır...
***
3) Avrupa Şampiyonası’nın herkesin gıpta ettiği ve yarı finale çıkmasına alkış tuttuğu iki takımı vardı...
Biri Rusya...
Diğeri Türkiye...
Avrupa’nın bronz madalyasını alan iki ülkeden biri Rusya’dır. Hocası Hiddink’tir... Kendisi de Fenerbahçe’ye çöreklenmiş, rantiyeci, hokkabaz, akrobat, canbaz, eski futbolcudan bozma haylaz takımının öldürücü oklarına maruz kalmıştı...
Bu hokkabaz takımı Hiddink’in “hiç futbol bilmediği”ni yazdı, çizdi, söyledi...
O kadar ki Hiddink de bir sezon dayanabildi Fenerbahçe’de ve uçtu gitti...
O gün bugündür üstadın dünyada çalıştırdığı Milli Takım’lar mucize yaratmakta...
Sonuncusu Rusya’dır ve bu turnuvanın parlayan yıldızıdır...
4) Avrupa Şampiyonası’nın bir başka mucize takımı ve mucize antrenörü Fatih Terim’in de Fenerbahçe’ye gelmesi söz konusu olmuş ve bu rantiyeci zevat anında, “Fatih Terim’in artık bittiği”ni ilan etmiştir...
Fatih Terim’in bu zevata göre Milli Takım’da olması bile kendi varlıklarına yönelik bir hakarettir...
Fener rantiyesi zevatın futboldan anlamaz diye buyurduğu üçüncü teknik direktör Terim de “Mucize Türk Milli Takımı’nın ve Avrupa Şampiyonası’nın bronz madalyasının” sahibidir...
***
5) Şimdi hokkabaz, rantiyeci, yazar, çizer akrobat takımı, ne yapıp da Fenerbahçe’yle gelen yeni Hoca’yı kaçıracağının hesapları içindedir...
Löw ve Hiddink’e bir zamanlar Ankara’da değeri anlaşılmayan Pavarotti muamelesi çekmişlerdi...
“Fener’e geldiğinde futbolu bilmiyorlardı... Fener’den gittikten sonra kendilerini geliştirmişler” diyorlardı...
Şimdi, müsaadenizle biraz utanma lazım “Avrupa Şampiyonluğu’ndan gelen teknik direktöre” futbol bilmiyor demek...
Ne yapacaklar ne edecekler de Aragones’i bir senede gönderecekler...
ÖNERİLER
Kendimi bildim bileli, Fenerbahçe’nin üzerine çöreklenmiş olan bu rantiyeci, zaptiyeci, yazar çizer ve hokkabaz takımına Dede Aragones’i acil göndermeleri için bazı önerilerim var...
Dikkate alacaklarından eminim:
1) Yetmişine geldi, yaş sınırından İsyanya’da emekli oldu...
Post-dede adam Fenerbahçe ne yapacak?..
2) Aragones’in Alzheimer olduğu söyleniyor...
Kim mi söylüyor...
Önemi mi var kimin söylediğinin...
Şöyleniyor işte...
Kimin söylediğini bilsek zaten söyleniyor demezdik...
3) İspanya’yı Aragones mi şampiyon yaptı?..
Hayır...
Takım oynadı...
Aragones sadece Hoca’ydı...
Hoca şampiyon yapıyor olsaydı, Galatasaray Hoca’sız şampiyon olmazdı!!!
Aragones’in Fenerbahçe’yle gelmesi bir “intihar”dır! (İntihar sözcüğüne vurgu.)
4) Son olarak ağlamaklı ve efkârlı bir ses tonuyla...
Müzmin hüzünlü “ne olacak bu Fener’in hali” gibi bir yüz ifadesi ve şöyle bir konuşma:
“Yazık... Koskoca Fenerbahçe’ye yazık... Bir Post-Dede’ye mi kalacaktı Fenerbahçe... Böyle bir kulüp bir post-emeklinin ağzının içine mi bakacaktı?..” (Dikkat dikkat: Burada kafa bir o yana bir bu yana kederli bir şekilde sallanacak... İzleyicide Fenerbahçe efkârı artırılacak... Derin bir hüzün içinde olunduğu havası yayılacak.)
Hepsi bu kadar...
Sonra çalacak tamtamlar...
Ve bekleyecekler...
Post-Dede ne zaman yılıp da gidecek diye...
Yazık sana ve hoşgelişler ola Post-Dede!..